Akdeniz'in En Güzel Kıyısı: Antalya

by - Aralık 03, 2017


Antalya seyahatimiz bir iş gezimize vesile olarak başladı. İki günlük bir gezi programı Antalya'yı tümüyle gezmek için tabii ki yeterli olmadı lakin biraz yorucu olsa da epey güzel vakit geçirdik. Elimizden geldiğince iki günlük bu kısa zaman dilimine elimizden gelidğince gezebileceğimiz kadar yer sığdırmaya çalıştık.


1. GÜN

Konyaaltı Plajı'na inmeden plajı ve Bey Dağları'nı izleyebileceğiniz bir seyir alanı mevcut. Kaldığımız otele epey yakın olduğundan ilk rotamız orası oldu. Mükemmel bir manzara sahip bu yeri mutlaka ziyaret edin.

     

Antalya'nın meşhur Düden Şelalesi'ni görmek için yola koyulduk. Aşağı Düden ve Yukarı Düden şelalesi olmak üzere ikiye ayrılıyor. Önce Aşağı Düden'i ardından şehrin içinde kalan Yukarı Düden'i ziyaret ettik. Yukarı Düden Şelalesi giriş ücreti 3 TL'ydi. Gezmek için epey alan mevcut. Şelaleyi görmek için mağaradan giriş yapmanız gerekiyor. Hatta şelaleyi arkadan görebilmeniz için bile yer mevcut. Biraz ürkütücü olsa da biz girip görmek istedik. Mağaranın üstünden sürekli damlayan sular dolayısıyla da biraz ıslandık. :)


Hemen ardından Aspendos Antik Kenti'ni görmek için yola koyulduk. Antik Tiyatro'ya vardığımızda  giriş ücreti 15 TL'ydi. Biz biraz geç kalmış olarak artık MüzeKart almaya burada karar verdik. Çok gezgin biriyseniz MüzeKart mutlaka edinmelisiniz. Müze ve örenyerlerine giriş ücretsiz olanağı sağlıyor. Aspendos Antik Tiyatrosu Türkiye'nin sanıyorum sağlam kalabilen en iyi tiyatrosu. 15-20 bin civarı kapasitesi mevcut ve günümüze kadar konserler bile veriliyormuş. Son birkaç yıldır çok güvenilir olmadığı gerekçesiyle sadece ziyarete açık olarak bırakılmış. Mutlaka görülmesi gereken yerlerden biri.


Hemen ardından Side yoluna çıktık. Side Antik Kenti ilk durağımız oluyor. Kenti yürüyerek dolaşmak epeyce vaktinizi alır. Bizim vaktimiz kısıtlı olduğu için daha çok arabayla dolaşmak zorunda kaldık. Antalya'ya bir daha ki gidişimizde yürüyerek keşfedilecek yerler arasında!

2. GÜN

Tünektepe Teleferik Antalya'nın meşhur yerlerinden bir diğeri. Biniş ücreti 15 TL. Yaklaşık 15 dakika sürüyor ve seyir manzarası mükemmel. Bir yanı Akdeniz bir yanı şehir manzarasıyla büyülüyor sizi. Tepede kafeteryalar mevcut. Belediyeye bağlı olduğu için fiyatlar genel olarak uygundu.

    

Çıralı Köyü'nde yer alan turistler tarafından da epey rağbet gören Yanartaş ziyareti için yola koyuluyoruz. Yaklaşık 3.000 yıldır hiç sönmeyen ateşe ulaşabilmeniz için 1 km yol, daha doğrusu merdiven çıkmanız gerekiyor. Soluklana soluklana Yanartaş'a varıyoruz.

Yanartaş'ın hikayesi kayaların altından mucizevi bir şekilde çıkan metangazından kaynaklanıyor. Yağmur yağdığı zamanlarda ateş sönmüyor, daha da alevleniyormuş. Çıkarken çektiğiniz o yola değer. Mutlaka gidip görün. Yanartaş'a giriş ücreti de 5 TL'ydi.

 

Çıralı'dan çıkınca rotamızı hemen Kemer'e çeviriyoruz. Kemer'i gezip görmeden dönmek istemedik. Tatil beldesi olması dolayısıyla çokça değişik yapılarda oteller mevcut. Kemer'e kadar gitmişken Ulupınar'da dere üzerinde kurulu restoranlarda yemek yemenizi tavsiye ederiz.


Son olarak dönüş yolculuğuna çıkmadan Hadrian Kapısı'nı ziyaret ediyor, Kaleiçi'ni detaylıca gezip Antalya yolculuğumuzu bitiriyoruz.

En başta da dediğimiz gibi, iki günlük bir gezi programı Antalya'yı dolaşmak için yeterli bir vakit değildi. Biz Antalya'yı çok sevdik. En kısa zamanda gezemediğimiz yerleri keşfetmek için tekrar bir yolculuğa çıkmayı düşünüyoruz. Antalya ile ilgili ikinci seyahat maceramız için bizi takipte kalmayı unutmayın!

ANTALYA GEZİLECEK YERLER | GEZİ ROTAMIZ
• Konyaaltı Plajı
• Düden Şelalesi
• Aspendos Antik Tiyatrosu
• Side Antik Kenti
• Tünektepe Teleferik
• Yanartaş (Chimaera)
• Kemer
• Hadrian Kapısı
• Kaleiçi

BUNLAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

0 yorum